Geçmiş

terk etmek

"terk etmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 84 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	terk etmek	desert f.
2	Yaygın Kullanım	terk etmek	abandon f.
3	Yaygın Kullanım	terk etmek	leave f.
General
4	Genel	terk etmek	forsake f.
5	Genel	terk etmek	give up f.
6	Genel	terk etmek	vacate f.
7	Genel	terk etmek	walk out on f.
8	Genel	terk etmek	expose f.
9	Genel	terk etmek	cede f.
10	Genel	terk etmek	leave f.
11	Genel	terk etmek	renounce f.
12	Genel	terk etmek	quit f.
13	Genel	terk etmek	give off f.
14	Genel	terk etmek	cast off f.
15	Genel	terk etmek	turn the back on one f.
16	Genel	terk etmek	discard f.
17	Genel	terk etmek	betray f.
18	Genel	terk etmek	quat [scotland] f.
19	Genel	terk etmek	quight [obsolete] f.
20	Genel	terk etmek	bury f.
21	Genel	terk etmek	git [dialect] f.
22	Genel	terk etmek	go back on f.
23	Genel	terk etmek	destitute [obsolete] f.
24	Genel	terk etmek	run off f.
25	Genel	terk etmek	devest [obsolete] f.
26	Genel	terk etmek	dishaunt f.
27	Genel	terk etmek	plant f.
28	Genel	terk etmek	forego f.
29	Genel	terk etmek	forelet [dialect] [uk] f.
30	Genel	terk etmek	sink f.
31	Genel	terk etmek	surcease f.
32	Genel	terk etmek	drop f.
Phrasals
33	Öbek Fiiller	terk etmek	throw over f.
34	Öbek Fiiller	terk etmek	throw off f.
35	Öbek Fiiller	terk etmek	break of f.
36	Öbek Fiiller	terk etmek	whistle off f.
37	Öbek Fiiller	terk etmek	give over to f.
38	Öbek Fiiller	terk etmek	go away f.
39	Öbek Fiiller	terk etmek	give in f.
40	Öbek Fiiller	terk etmek	rat out on f.
41	Öbek Fiiller	terk etmek	cut out f.
42	Öbek Fiiller	terk etmek	chuck in f.
43	Öbek Fiiller	terk etmek	walk out f.
44	Öbek Fiiller	terk etmek	toss out f.
45	Öbek Fiiller	terk etmek	lay aside f.
46	Öbek Fiiller	terk etmek	bail out f.
47	Öbek Fiiller	terk etmek	ride off f.
48	Öbek Fiiller	terk etmek	hit it up f.
Colloquial
49	Konuşma Dili	terk etmek	shuffle off f.
Idioms
50	Deyim	terk etmek	throw overboard f.
51	Deyim	terk etmek	give the sack to f.
52	Deyim	terk etmek	leave one in the lurch f.
53	Deyim	terk etmek	show the heels f.
54	Deyim	terk etmek	turn the back f.
55	Deyim	terk etmek	pull (up) chocks f.
56	Deyim	terk etmek	pull chocks f.
57	Deyim	terk etmek	pull up stakes f.
58	Deyim	terk etmek	leave in the lurch f.
59	Deyim	terk etmek	leave behind f.
60	Deyim	terk etmek	agitate the gravel f.
61	Deyim	terk etmek	cut bait f.
62	Deyim	terk etmek	leave for dead f.
63	Deyim	terk etmek	turn one's back upon f.
64	Deyim	terk etmek	haul off f.
65	Deyim	terk etmek	cut adrift f.
66	Deyim	terk etmek	set cock a hoop f.
67	Deyim	terk etmek	set flying f.
Law
68	Hukuk	terk etmek	abdicate f.
69	Hukuk	terk etmek	assign f.
70	Hukuk	terk etmek	relinquish f.
71	Hukuk	terk etmek	convey away f.
72	Hukuk	terk etmek	cede f.
73	Hukuk	terk etmek	quit f.
74	Hukuk	terk etmek	waive f.
Politics
75	Siyasal	terk etmek	assign f.
Technical
76	Teknik	terk etmek	quit f.
Computer
77	Bilgisayar	terk etmek	exit f.
Archaic
78	Eski Kullanım	terk etmek	aband f.
79	Eski Kullanım	terk etmek	lurch f.
80	Eski Kullanım	terk etmek	divest f.
Slang
81	Argo	terk etmek	jack in f.
82	Argo	terk etmek	fink out f.
83	Argo	terk etmek	crater f.
84	Argo	terk etmek	peel off f.

"terk etmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 247 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	savaş gibi nedenlerle vatanını terk etmek zorunda bırakılmış kimse	displaced person i.
2	Genel	evini terk etmek zorunda kalan çocuk	throwaway i.
3	Genel	vatanını terk etmek zorunda bırakılmış kimse	dislocated civilian i.
4	Genel	aracı terk etmek	abandon the car f.
5	Genel	aracı terk etmek	leave the car f.
6	Genel	ölüme terk etmek	leave dead f.
7	Genel	ölüme terk etmek	leave someone dead f.
8	Genel	kaderine terk etmek	abandon somebody to one's fate f.
9	Genel	kaderine terk etmek	leave someone to one's fate f.
10	Genel	kaderine terk etmek	abandon something to one's fate f.
11	Genel	kaderine terk etmek	leave something to one's fate f.
12	Genel	kocasını terk etmek	walk out one's husband f.
13	Genel	kocasını ve çocuklarını terk etmek	walk out on one's husband and children f.
14	Genel	hayatı terk etmek	depart this life f.
15	Genel	sahneyi terk etmek	retire from the scene f.
16	Genel	limanı terk etmek	leave the port f.
17	Genel	terk etmekle tehdit etmek	threaten to leave f.
18	Genel	ülkeyi terk etmek	leave the country f.
19	Genel	birini ölüme terk etmek	leave someone for dead f.
20	Genel	başka bir kadın için karısını terk etmek	leave one’s wife for another woman f.
21	Genel	birini terk etmek	kick someone aside f.
22	Genel	paslanmaya terk etmek	let it rust f.
23	Genel	şehri terk etmek	leave the city f.
24	Genel	seti terk etmek	leave the set f.
25	Genel	bir yeri terk etmek	quit a place f.
26	Genel	bir yeri terk etmek	leave a place f.
27	Genel	kaza mahallini terk etmek ile suçlanmak	be charged with leaving the scene of an accident f.
28	Genel	olay yerini/mahallini terk etmek	flee the scene f.
29	Genel	terk etmek (sevgiliyi)	dump f.
30	Genel	(arı/karınca kolonisi) kovan veya yuvayı tamamen terk etmek	abscond f.
31	Genel	gemiyi terk etmek	abandon vessel f.
32	Genel	bir inancı terk etmek	unbelieve f.
33	Genel	(bir yeri) terk etmek	walk [obsolete] f.
34	Genel	odayı terk etmek	leave the room f.
35	Genel	üstünlüğü terk etmek	give way f.
36	Genel	konumu terk etmek	give way f.
37	Genel	umutsuzca terk etmek	deplore [obsolete] f.
38	Genel	estetik duyarlılık ve insani anlayıştan mahrum bırakıp zihinsel yavanlığa terk etmek	desiccate f.
39	Genel	(birini) cevapsız bırakıp iletişimi kopararak terk etmek	ghost f.
40	Genel	(okulu, sosyal grubu, işi) terk etmek	dropout f.
41	Genel	ülkenin başka yerinde yaşamak için bulunduğu yeri terk etmek	out-migrate f.
42	Genel	hızlıca terk etmek	scoppet f.
43	Genel	(ilişki) terk etmek	leave f.
Phrasals
44	Öbek Fiiller	yangın nedeniyle bulunduğu yeri terk etmek zorunda kalmak	burn (one) out of (something) f.
45	Öbek Fiiller	yangın nedeniyle bulunduğu yeri terk etmek zorunda bıraktırmak	burn someone out of something f.
46	Öbek Fiiller	yangın nedeniyle bulunduğu yeri terk etmek zorunda bıraktırmak	burn someone out f.
47	Öbek Fiiller	gönülsüzce bir yeri terk etmek	shuffle off f.
48	Öbek Fiiller	bir yeri terk etmek	toddle off f.
49	Öbek Fiiller	bir yeri terk etmek	toddle away f.
50	Öbek Fiiller	bir şeyi birine terk etmek	relinquish something to someone f.
51	Öbek Fiiller	hızla terk etmek	dash away f.
52	Öbek Fiiller	hızla terk etmek	light out f.
53	Öbek Fiiller	hızla terk etmek	light out of f.
54	Öbek Fiiller	hızla terk etmek	dash off f.
55	Öbek Fiiller	iş terk etmek	walk out f.
56	Öbek Fiiller	sorumluluklarını terk etmek	walk out f.
57	Öbek Fiiller	(birini ya da bir şeyi biri ya da bir şey) için terk etmek	desert (someone or something) for (someone or something) f.
58	Öbek Fiiller	(bir yeri başka bir yer) için terk etmek	desert (someone or something) for (someone or something) f.
59	Öbek Fiiller	(birini ya da bir şeyi biri ya da bir şey) için terk etmek	desert (someone or something) to (someone or something) f.
60	Öbek Fiiller	(bir yeri başka bir yer) için terk etmek	desert (someone or something) to (someone or something) f.
61	Öbek Fiiller	ortamı terk etmek	dry up f.
62	Öbek Fiiller	toplumu/geleneksel değerleri terk etmek	drop out f.
63	Öbek Fiiller	bitirmeden terk etmek (aktivite, program, eğitim)	drop out f.
64	Öbek Fiiller	bitirmeden terk etmek	drop out f.
65	Öbek Fiiller	toplumu/geleneksel değerleri terk etmek	drop out f.
66	Öbek Fiiller	bitirmeden terk etmek (aktivite, program, eğitim)	drop out of (something) f.
67	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) terk etmek	dump on (someone or something) f.
68	Öbek Fiiller	(bir yeri gizlice terk etmek	sneak away (from some place) f.
69	Öbek Fiiller	(birini/bir grubu) yerleşik olduğu yeri terk etmek zorunda bırakmak	uproot (someone or something) from (something or some place) f.
70	Öbek Fiiller	birini yerleşik olduğu yeri terk etmek zorunda bırakmak	uproot someone from f.
71	Öbek Fiiller	hızlıca terk etmek	dip out f.
72	Öbek Fiiller	belli etmeden terk etmek	slip out f.
73	Öbek Fiiller	(bir yeri hızla terk etmek	barrel out (of some place) f.
74	Öbek Fiiller	birini bir şeye terk etmek	strand someone on something f.
75	Öbek Fiiller	birini bir yere terk etmek	strand someone on something f.
76	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi/yeri) terk etmek zorunda bırakmak	terrify (one) out of (something or some place) f.
77	Öbek Fiiller	(birini bir şeyi) terk etmek zorunda bırakmak	terrorize (one) out of (something) f.
78	Öbek Fiiller	tekerlekli bir araçla terk etmek/gitmek	wheel out f.
79	Öbek Fiiller	sel (birini bir şeyi/yeri) terk etmek zorunda bırakmak	wash (someone) out of (something or some place) f.
80	Öbek Fiiller	tekerlekli bir araçla (bir şeyi/yeri) terk etmek	wheel out of (something or some place) f.
81	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi birine/bir şeye terk etmek	abandon someone or something to someone or something f.
82	Öbek Fiiller	'-e terk etmek	abandon to f.
83	Öbek Fiiller	(birini) terk etmek	bail on (one) f.
84	Öbek Fiiller	birini terk etmek	bail on someone f.
85	Öbek Fiiller	(birini) terk etmek	bail out on (one) f.
86	Öbek Fiiller	hızla terk etmek	barrel out f.
87	Öbek Fiiller	'-i hızla terk etmek	barrel out (of) f.
88	Öbek Fiiller	yangın nedeniyle birini bulunduğu yeri (işini/evini) terk etmek zorunda bırakmak	burn someone out of something f.
89	Öbek Fiiller	yangın nedeniyle bulunduğu yeri (işini/evini) terk etmek zorunda bırakmak	burn out of f.
90	Öbek Fiiller	(bir şeyi/bir yeri) bir hışımla terk etmek	burst out of (somewhere or something) f.
91	Öbek Fiiller	(bir yeri) terk etmek	clear off (of some place) f.
92	Öbek Fiiller	(bir yeri) terk etmek	clear out (of some place) f.
93	Öbek Fiiller	(bir dini) terk etmek	convert from (something) f.
94	Öbek Fiiller	-i terk etmek	defect from f.
95	Öbek Fiiller	(bir şeyi/yeri) terk etmek	defect from (something) f.
96	Öbek Fiiller	için terk etmek	desert for f.
97	Öbek Fiiller	için terk etmek	desert to f.
98	Öbek Fiiller	'-i acilen terk etmek	fly out f.
99	Öbek Fiiller	(bir yeri) acilen terk etmek	fly out of (some place) f.
100	Öbek Fiiller	(başkası) için terk etmek/bırakmak	leave for f.
101	Öbek Fiiller	terk etmek/bırakmak zorunda bırakmak	muscle out of f.
102	Öbek Fiiller	-e terk etmek	relinquish to f.
103	Öbek Fiiller	(bir şeyi/bir yeri) koşarak terk etmek	run out of (something or some place) f.
104	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) terk etmek	run out on (someone or something) f.
105	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) terk etmek	skip out on (someone or something) f.
106	Öbek Fiiller	'-e terk etmek	strand on f.
107	Öbek Fiiller	(bir yeri) hızla terk etmek	tear out of (something or some place) f.
108	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) bırakmak/terk etmek	turn away from (someone or something) f.
109	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) terk etmek	walk away from (someone or something) f.
110	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) terk etmek	walk out on (someone or something) f.
Colloquial
111	Konuşma Dili	kasabayı terk etmek	blow town f.
112	Konuşma Dili	şehri terk etmek	blow town f.
113	Konuşma Dili	(bir yeri) terk etmek	drag (one's) tail f.
114	Konuşma Dili	aniden ortamı terk etmek	up and leave/go f.
115	Konuşma Dili	(birini) terk etmek	wipe [australia] f.
116	Konuşma Dili	burayı terk etmek	be out of here f.
117	Konuşma Dili	derhal burayı terk etmek	be out of here f.
118	Konuşma Dili	(bir yeri) terk etmek	blow this joint f.
119	Konuşma Dili	(bir yeri) terk etmek	ditch (some place) f.
120	Konuşma Dili	(bir yeri) hemen/hızla terk etmek	hotfoot it out of (some place) f.
121	Konuşma Dili	(bir yeri) terk etmek	quit (some place) f.
Idioms
122	Deyim	aniden bir yeri terk etmek	pull a disappearing act i.
123	Deyim	aniden bir yeri terk etmek	pull a vanishing act i.
124	Deyim	alışılmış bir geleneği terk etmek	break squares f.
125	Deyim	… çöplüğü terk etmek	blow this hot dog stand f.
126	Deyim	… çöplüğü terk etmek	blow this pop stand f.
127	Deyim	… çöplüğü terk etmek	blow this popsicle stand f.
128	Deyim	… çöplüğü terk etmek	blow this taco stand f.
129	Deyim	(gemi/tekne) limanı terk etmek	hoist the blue peter f.
130	Deyim	(gemi/tekne) limanı terk etmek üzere olmak	hoist the blue peter f.
131	Deyim	kent yaşamını terk etmek	go bush f.
132	Deyim	(batan) gemiyi terk etmek	abandon ship f.
133	Deyim	birisini terk etmek	give the elbow f.
134	Deyim	batan gemiyi terk etmek	desert a sinking ship f.
135	Deyim	bir yeri terk etmek	smack the road f.
136	Deyim	güverteyi terk etmek	clear the decks f.
137	Deyim	görevi terk etmek	jump ship f.
138	Deyim	kendi kaderine terk etmek	leave one to one's fate f.
139	Deyim	öfkeyle terk etmek	shake the dust from one's feet f.
140	Deyim	öfkeyle terk etmek	shake the dust off one's feet f.
141	Deyim	zor durumdayken birini terk etmek	leave a sinking ship f.
142	Deyim	zor durumdayken birini terk etmek	desert a sinking ship f.
143	Deyim	(bir yeri) terk etmek	go away f.
144	Deyim	(tuvalet bahanesiyle vb.) ortamı terk etmek	see a man about a dog f.
145	Deyim	(bir yeri) aniden terk etmek	walk out f.
146	Deyim	(soğuk/tehlikeli) bir yeri terk etmek	beat a retreat f.
147	Deyim	yerini terk etmek	give way to f.
148	Deyim	bir yeri terk etmek	cut a path f.
149	Deyim	bir daha geri dönmemek üzere (bir yeri) terk etmek	not darken the door of (some place) f.
150	Deyim	birini terk etmek	whistle (one) down the wind f.
151	Deyim	birine yol vermek (terk etmek)	whistle (one) down the wind f.
152	Deyim	hızla ortamı terk etmek	e boff like a prom dress (in may) f.
153	Deyim	fark ettirmeden ortamı terk etmek	exit stage left f.
154	Deyim	sıkıcı/iç bayıcı bir yeri terk etmek	get out of this popsicle stand f.
155	Deyim	kaderine terk etmek	give up the ghost f.
156	Deyim	(birini) terk etmek	give (one) the shove [uk/australia] f.
157	Deyim	hızla terk etmek	hop the twig [obsolete] f.
158	Deyim	aceleyle terk etmek	hop the twig [obsolete] f.
159	Deyim	anında terk etmek	hop the twig [obsolete] f.
160	Deyim	bir anda terk etmek	hop the twig [obsolete] f.
161	Deyim	hızla terk etmek	hop the stick f.
162	Deyim	aceleyle terk etmek	hop the stick f.
163	Deyim	anında terk etmek	hop the stick f.
164	Deyim	bir anda terk etmek	hop the stick f.
165	Deyim	aniden bir yeri terk etmek	do a disappearing act f.
166	Deyim	aniden bir yeri terk etmek	do a disappearing act f.
167	Deyim	aniden bir yeri terk etmek	do a vanishing act f.
168	Deyim	aniden bir yeri terk etmek	perform a disappearing act f.
169	Deyim	aniden bir yeri terk etmek	perform a vanishing act f.
170	Deyim	aniden bir yeri terk etmek	stage a disappearing act f.
171	Deyim	aniden bir yeri terk etmek	stage a vanishing act f.
172	Deyim	aniden bir yeri terk etmek	do a vanishing act f.
173	Deyim	(birini) terk etmek	give (one) the air f.
174	Deyim	birini terk etmek	give someone the air f.
175	Deyim	(birini/bir şeyi) terk etmek	kick (someone or something) to the curb f.
176	Deyim	birisini terk etmek	run out on someone f.
177	Deyim	fark ettirmeden ortamı terk etmek	exit stage right f.
178	Deyim	bir yeri terk etmek	get out of dodge f.
179	Deyim	(birini) terk etmek	give (one) the boot f.
180	Deyim	(birini) terk etmek	give (one) the push [uk/australia] f.
181	Deyim	(birini) ölüme terk etmek	give (someone) up for dead f.
182	Deyim	(birini) terk etmek	give (someone) the elbow f.
183	Deyim	(birini) nikah masasında bırakmak/terk etmek	leave (one) at the altar f.
184	Deyim	(birini) öylece terk etmek	leave (one) flat f.
185	Deyim	(birini) bir anda/beklenmedik bir şekilde terk etmek	leave (one) flat f.
186	Deyim	bir anda terk etmek	leave flat f.
187	Deyim	kaderine/kadere terk etmek	leave one to fate f.
188	Deyim	hemen/derhal terk etmek	make like a (something) and (do something) f.
189	Deyim	(bir şeyi) terk etmek	throw (something) overboard f.
190	Deyim	kırsal yaşam için şehir hayatını terk etmek	go back to the pa f.
191	Deyim	birini terk etmek	cast someone adrift
192	Deyim	birini terk etmek	cut someone adrift
193	Deyim	birini terk etmek	cast someone adrift
194	Deyim	birini terk etmek	cut someone adrift
Law
195	Hukuk	davayı atiye terk etmek	leave the case to time f.
196	Hukuk	davayı zamana terk etmek	leave the case to time f.
197	Hukuk	yeminli terk ve feragat etmek	abjure f.
Politics
198	Siyasal	terk etmek (görev/iş)	vacate f.
Tourism
199	Turizm	konaklama yerini terk etmek	vacate f.
Traffic
200	Trafik	çarpıp kaza yerini terk etmek	hit-and-run f.
Aeronautic
201	Havacılık	acil durumlarda uçağı terk etmek için kullanılan kayan botların devreden çıkarılması	disarm i.
202	Havacılık	fırlatma koltuğu ile uçağı terk etmek	eject f.
203	Havacılık	fırlatma kapsülü ile uçağı terk etmek	eject f.
Marine
204	Denizcilik	gemiyi terk etmek	abandon f.
205	Denizcilik	limanı terk etmek	clear f.
Military
206	Askeri	uçağı terk etmek	bail out f.
207	Askeri	uçağı terk etmek	bale out f.
208	Askeri	mevcut yerini terk etmek	desert f.
Archaic
209	Eski Kullanım	(geleneği) terk etmek	disaccustom f.
Slang
210	Argo	bir yeri hızla terk etmek	drag (one's) ass f.
211	Argo	bir yeri hızla terk etmek	haul (one's) ashes f.
212	Argo	bir yeri hızla terk etmek	bag ass f.
213	Argo	bir yeri hızla terk etmek	barrel ass out of (somewhere) f.
214	Argo	bir yeri hızla terk etmek	cut ass out of (somewhere) f.
215	Argo	bir yeri hızla terk etmek	drag ass out of (somewhere) f.
216	Argo	bir yeri hızla terk etmek	shag ass (out of something or some place) f.
217	Argo	bir yeri hızla terk etmek	bag ass out of (somewhere) f.
218	Argo	bir yeri terk etmek	drag (one's) ass f.
219	Argo	(birini) terk etmek	blow off f.
220	Argo	bir yeri hızlıca/çabucak/alelacele terk etmek	bug out f.
221	Argo	bulunduğu konumu terk etmek	bug out f.
222	Argo	sıkıcı/iç bayıcı (bir yeri) terk etmek	bust out of this popsicle stand f.
223	Argo	bu sıkıcı/bayıcı yeri terk etmek	bust out of this popsicle stand f.
224	Argo	bir yeri hızlıca/çabucak/alelacele terk etmek	make like a bee and buzz off f.
225	Argo	bir yeri terk etmek	make like a tree and leave f.
226	Argo	bir yeri terk etmek	beat feet f.
227	Argo	bir yeri terk etmek	beat it f.
228	Argo	bir yeri terk etmek	blow out of somewhere f.
229	Argo	hışımla terk etmek	rage quit (internet slang) f.
230	Argo	hışımla terk etmek	ragequit (internet slang) f.
231	Argo	mekanı terk etmek	shake the spot f.
232	Argo	partiyi terk etmek	bail on the party f.
233	Argo	şehri terk etmek	take it on the lam f.
234	Argo	sinirli bir biçimde bir yeri terk etmek	bail out f.
235	Argo	(bir yeri) terk etmek	drag (one's) ass f.
236	Argo	bir yeri hızla terk etmek	drag/haul ass f.
237	Argo	sıkıcı/iç bayıcı bir yeri terk etmek	get out of this taco stand f.
238	Argo	kaçmak (bir yeri aniden terk etmek)	make like a banana and split f.
239	Argo	bir yeri hızlıca terk etmek	make like a banana and split f.
240	Argo	bir yeri hızla terk etmek	barrel ass out of somewhere f.
241	Argo	hızla çıkmak/terk etmek	butt out f.
242	Argo	(birini/bir şeyi) terk etmek	fink out on (someone or something) f.
243	Argo	(birini/bir şeyi) terk etmek	fink out (on someone/something) f.
244	Argo	bir yeri hızla terk etmek	shag ass f.
245	Argo	bir yeri hızla terk etmek	shag ass out of somewhere f.
246	Argo	(sevgili vb.) terk etmek	dump f.
Modern Slang
247	Modern Argo	yetimhaneden evlat edinilmeyip 18 yaşında orayı da terk etmek zorunda kalan çocuk	an unwanted i.